Son dönemlerde ülkenin
gündeminden düşmeyen bir söz var, “90 yıllık reklamlar sona erdi” şeklinde. Fenerbahçe’nin
geçen hafta aldığı 5-0’lık galibiyet de reklamlarmış meğerse. Hücum hattında
oynayan dört oyuncunun bulduğu 5 gol bize bir hafta önce Trabzonspor karşısında
kaçan golleri unutturmuştu ama bizim hücum hattı onları unutmamış anlaşılan.
Ligde bu hafta ilk 6 sıradaki
takımın dördü puan kaybetti, yani puan kaybetmek dünyanın sonu değil. Maçın
başına dönelim. Fenerbahçe uzun bir aradan sonra pazartesi maçı oynadı, bir gün
önce Beşiktaş’ın mağlup olması liderlik kapılarını ardına kadar açmıştı
Fenerbahçe’ye. Hafif yağış ve soğuk da eklendiği için tribünlerdeki 15bin
civarı taraftar sayısı kimseyi şaşırtmıyordu.
Kaleci Volkan dışında ideal 11
denebilecek bir kadro ile sahadaydı Fenerbahçe. Son haftalarda savunmanın
yükselen performansı, orta sahanın yüksek mücadele gücü bir hafta önce hücum
hattının verimiyle birleşince 5-0’lık galibiyet gelmişti. İkinci yarıya Roberto
Carlos ile başlayan Akhisar da Kadıköy’den çıkamayacaktı ne de olsa.
Hücuma çıkarken kaptırılan
topların en büyük tehlike olduğunu bilmeyen kalmadı. Fenerbahçe’nin
rakiplerinin bir numaralı kozu da sağ açık / sol açık gibi oynayan Gökhan ve
Caner’in hücumda kaldığı zaman arkalarında bıraktıkları boş alanlara atılacak
toplar. Gökhan’ın savunma yönü daha kuvvetli olduğu için Caner’e oranla bir tık
avantajlı. Nitekim Akhisar 5. dakikada Caner’in boş bıraktığı alana bırakılan
topla uzaktan şık bir gol buldu Güray’ın ayağından. Golde vuruş son derece
güzel olsa da kaleci Mert’in de kabahati yok değil. Oyunun içinde bir kaleci,
topla buluşan Güray’ın sol ayaklı olduğunu bilip oradan uzak direğe vuruş
yapmasını bekleyebilirdi.
Golden sonra Fenerbahçe sazı
eline aldı ve maç Akhisar yarı sahasında geçmeye başladı. Fakat hücum hattının
verimsiz bir günde olması kaleyi bulan ilk şutun 44. dakikada gelmesine sebep
oldu. Emenike’nin kale sahasının içinden kaçırdığı gol ise akıllara zarardı.
Kaleyi bulan ilk şut Meireles’in bu sezon kaleye gönderdiği en iyi şuttu,
rakibin ufak teması yüzünden top iyice köşeye gidince Oğuz’un yapacak bir şeyi
kalmadı. Devre arası öncesi gelen gol Fenerbahçe’yi daha da tetikleyecekti
şüphesiz.
Beklenildiği üzere ikinci yarı da
yüksek tempoyla başladı. Emenike sol çizgiyi kullanırken Sow ileri uçtaydı. Sol
çizgiyi ikinci yarı boyunca etkili bir şekilde kullandı Emenike. Getirdiği bir
topu sağ kanattaki Gökhan’a bıraktı. Şuta engel olmak isteyen rakibini “pazara”
yollayan Gökhan, kaleciyle karşı karşıya kaldı ancak sol ayağını yürümekten
başka amaçla kullanmadığı için yaptığı vuruş 2 metre üstten auta gitti. İnatla
üç direğin arasından geçmeyen top futbolcuları daha da sabırsız hale getiriyordu. Akhisar
kalesindeki ablukayı soldan sağa, sağdan sola yöneten komutan Emre’nin kenara
yaptığı beni değiştirin işareti iyiye işaret değildi. Yerine son haftaların
formda ismi Selçuk Şahin girdi, yerine neden Diego’nun girmediğini sorgulayan
yanımdaki taraftara yabancı sınırlamasını hatırlatınca “haa evet doğru yaa”
yanıtını aldım.
65. dakikada gelen Kuyt – Webo değişikliğiyle
Fenerbahçe, yanlış hatırlamıyorsam İsmail Kartal döneminde ilk kez 4-4-2 sistemine
döndü. Orta dörtlünün ortasında Mehmet Topal ve Selçuk Şahin, sol çizgide
Emenike, sağ çizgide Diego, ileri uçta günün en kötülerinden Moussa Sow ve
Pierre Webo. İleride kalabalık oynamak daha çok gol pozisyonu anlamına
gelmiyor, İsmail Kartal bugün ilk elden deneyimledi bunu. Akhisar ceza sahasına
gönderilen topların %90’ını stoperler karşıladı. Fenerbahçeli oyuncular hava
toplarına yükselmeye tenezzül bile etmediler. Hal böyle olunca uzun toplar rakibin
ekmeğine yağ sürdü. Son dakikalardaki hızlı hücumda Akhisar 2 pasla Fenerbahçe
kalesine geldi. Diego sadece 15 dakika oynamasına karşın faul bile yapamayacak kadar
ağır kaldığı için golde hatalıydı.
Toparlamak gerekirse, Fenerbahçe
sezon başında 3 puan yazdığı bir maçtan 0 puanla ayrıldı. Hatta ilk yarıdaki
maçı da düşünürsek 6 puan yazılan Akhisar maçlarından 0 puanla ayrıldı.
Kaybedilen puanın telafisi var. Önümüzdeki 4 haftada oynanacak iki derbi puan
açısından çok daha büyük önem arz ediyor çünkü bunlar 6 puanlık maçlar. İsmail
Kartal şimdiden Konya deplasmanındaki kilidi nasıl açacağının yollarını
düşünmeye başlasa iyi olur. Savunma ve orta alanın performansı iyi düzeyde
ancak hücum hattını ne yapıp edip forma sokması lazım yoksa bu takım gol
yollarında zorlanmaya devam edecek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder