24 Şubat 2015 Salı

Reklamlar Bitti, Gerçeklerle Devam..

Son dönemlerde ülkenin gündeminden düşmeyen bir söz var, “90 yıllık reklamlar sona erdi” şeklinde. Fenerbahçe’nin geçen hafta aldığı 5-0’lık galibiyet de reklamlarmış meğerse. Hücum hattında oynayan dört oyuncunun bulduğu 5 gol bize bir hafta önce Trabzonspor karşısında kaçan golleri unutturmuştu ama bizim hücum hattı onları unutmamış anlaşılan.

Ligde bu hafta ilk 6 sıradaki takımın dördü puan kaybetti, yani puan kaybetmek dünyanın sonu değil. Maçın başına dönelim. Fenerbahçe uzun bir aradan sonra pazartesi maçı oynadı, bir gün önce Beşiktaş’ın mağlup olması liderlik kapılarını ardına kadar açmıştı Fenerbahçe’ye. Hafif yağış ve soğuk da eklendiği için tribünlerdeki 15bin civarı taraftar sayısı kimseyi şaşırtmıyordu.

Kaleci Volkan dışında ideal 11 denebilecek bir kadro ile sahadaydı Fenerbahçe. Son haftalarda savunmanın yükselen performansı, orta sahanın yüksek mücadele gücü bir hafta önce hücum hattının verimiyle birleşince 5-0’lık galibiyet gelmişti. İkinci yarıya Roberto Carlos ile başlayan Akhisar da Kadıköy’den çıkamayacaktı ne de olsa.

Hücuma çıkarken kaptırılan topların en büyük tehlike olduğunu bilmeyen kalmadı. Fenerbahçe’nin rakiplerinin bir numaralı kozu da sağ açık / sol açık gibi oynayan Gökhan ve Caner’in hücumda kaldığı zaman arkalarında bıraktıkları boş alanlara atılacak toplar. Gökhan’ın savunma yönü daha kuvvetli olduğu için Caner’e oranla bir tık avantajlı. Nitekim Akhisar 5. dakikada Caner’in boş bıraktığı alana bırakılan topla uzaktan şık bir gol buldu Güray’ın ayağından. Golde vuruş son derece güzel olsa da kaleci Mert’in de kabahati yok değil. Oyunun içinde bir kaleci, topla buluşan Güray’ın sol ayaklı olduğunu bilip oradan uzak direğe vuruş yapmasını bekleyebilirdi.

Golden sonra Fenerbahçe sazı eline aldı ve maç Akhisar yarı sahasında geçmeye başladı. Fakat hücum hattının verimsiz bir günde olması kaleyi bulan ilk şutun 44. dakikada gelmesine sebep oldu. Emenike’nin kale sahasının içinden kaçırdığı gol ise akıllara zarardı. Kaleyi bulan ilk şut Meireles’in bu sezon kaleye gönderdiği en iyi şuttu, rakibin ufak teması yüzünden top iyice köşeye gidince Oğuz’un yapacak bir şeyi kalmadı. Devre arası öncesi gelen gol Fenerbahçe’yi daha da tetikleyecekti şüphesiz.

Beklenildiği üzere ikinci yarı da yüksek tempoyla başladı. Emenike sol çizgiyi kullanırken Sow ileri uçtaydı. Sol çizgiyi ikinci yarı boyunca etkili bir şekilde kullandı Emenike. Getirdiği bir topu sağ kanattaki Gökhan’a bıraktı. Şuta engel olmak isteyen rakibini “pazara” yollayan Gökhan, kaleciyle karşı karşıya kaldı ancak sol ayağını yürümekten başka amaçla kullanmadığı için yaptığı vuruş 2 metre üstten auta gitti. İnatla üç direğin arasından geçmeyen top futbolcuları daha da sabırsız hale getiriyordu. Akhisar kalesindeki ablukayı soldan sağa, sağdan sola yöneten komutan Emre’nin kenara yaptığı beni değiştirin işareti iyiye işaret değildi. Yerine son haftaların formda ismi Selçuk Şahin girdi, yerine neden Diego’nun girmediğini sorgulayan yanımdaki taraftara yabancı sınırlamasını hatırlatınca “haa evet doğru yaa” yanıtını aldım.

65. dakikada gelen Kuyt – Webo değişikliğiyle Fenerbahçe, yanlış hatırlamıyorsam İsmail Kartal döneminde ilk kez 4-4-2 sistemine döndü. Orta dörtlünün ortasında Mehmet Topal ve Selçuk Şahin, sol çizgide Emenike, sağ çizgide Diego, ileri uçta günün en kötülerinden Moussa Sow ve Pierre Webo. İleride kalabalık oynamak daha çok gol pozisyonu anlamına gelmiyor, İsmail Kartal bugün ilk elden deneyimledi bunu. Akhisar ceza sahasına gönderilen topların %90’ını stoperler karşıladı. Fenerbahçeli oyuncular hava toplarına yükselmeye tenezzül bile etmediler. Hal böyle olunca uzun toplar rakibin ekmeğine yağ sürdü. Son dakikalardaki hızlı hücumda Akhisar 2 pasla Fenerbahçe kalesine geldi. Diego sadece 15 dakika oynamasına karşın faul bile yapamayacak kadar ağır kaldığı için golde hatalıydı.


Toparlamak gerekirse, Fenerbahçe sezon başında 3 puan yazdığı bir maçtan 0 puanla ayrıldı. Hatta ilk yarıdaki maçı da düşünürsek 6 puan yazılan Akhisar maçlarından 0 puanla ayrıldı. Kaybedilen puanın telafisi var. Önümüzdeki 4 haftada oynanacak iki derbi puan açısından çok daha büyük önem arz ediyor çünkü bunlar 6 puanlık maçlar. İsmail Kartal şimdiden Konya deplasmanındaki kilidi nasıl açacağının yollarını düşünmeye başlasa iyi olur. Savunma ve orta alanın performansı iyi düzeyde ancak hücum hattını ne yapıp edip forma sokması lazım yoksa bu takım gol yollarında zorlanmaya devam edecek.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder