Trabzon'un İstanbul'un büyük takımlarıyla olan rekabetinde Fenerbahçe her zaman bir adım öne çıkar. Gerek Trabzonspor'un şampiyonluk kazandığı yıllarda Fenerbahçe ile çekişmesi, gerek 95-96 sezonu, gerekse 2010-11 sezonu bu rekabetin önemli mihenk taşları. 95-96 sezonuna kadar dengeli giden bir rekabet varken o sezonki şampiyonluğun kaybını hazmedemeyen Trabzon camiası Fenerbahçe'den nefret etmeye başladı. İşin üzücü yanı bu nefret Trabzonspor'un futboluna da yansıdı ve 2001 yılından bu yana Trabzonspor Fenerbahçe'ye karşı sadece 2 galibiyet alırken tam 21 maçtan mağlubiyetle ayrıldı.
2010-11 sezonundan sonra iş çığrından çıktı, haklı veya haksızı konuşmayı uygun bulmuyorum. İki tarafın da temiz olduğu söylenemez. Trabzonspor bu sezondan itibaren futbolu bıraktı, özellikle Fenerbahçe maçlarını bir savaş haline çevirdi. Sahaya çıkan futbolcular da futbol oynamak yerine sinir harbine girince Trabzon deplasmanı Fenerbahçe için "çantada keklik" haline geldi.
Hüseyin Avni Aker stadına veda maçında işler son 20 seneye oranla farklı başlamıştı. Fenerbahçe ciddi eksiklerle sahadayken Trabzonspor maça istekli bir şekilde başlayan taraftı. Öyle ki ilk 25 dakika top göstermedi Fenerbahçe'ye. Galibiyet için sihirli bir değnek arayan Fenerbahçe'nin imdadına Yusuf Erdoğan'ın refleksi yetişti. Josef'in ikinci vuruşu gol olmuş olsa da hakem penaltı düdüğünü çalmıştı ve kurallar gereği kırmızı kartı haklı bir şekilde çıkardı. Maç o dakikadan sonra koptu, Trabzonspor ikinci gole kadar direnir gibi görünse de fişi Jeremain Lens'in asistinde Moussa Sow'un golüyle çekti. İkinci yarıda sahada maç bitse de gitsek diye dolaşan futbolcular vardı sadece, bir de Jeremain Lens'in farkı arttıran golü.
İşlerin ilk kez bu kadar iyi gittiği bir maçı bu şekilde kaybetmek Trabzonspor için işlerin Akyazı Stadı'nda da devam edeceğinin işareti. Bu maçta olduğu gibi Fenerbahçe nefretini bir kenara bırakarak sahaya futbol oynamak için çıkmaları gerekiyor. Geçmişte yaşanan her ne varsa önümüzdeki maçları etkilememeli. Tribünleri dolduran 20bin Trabzonspor taraftarı bugün galibiyet görmek için son kez Avni Aker'e gelmişti ancak 25. dakikadan sonra umutlarını yitirdiler. Trabzonspor toparlanmak için önce yönetimi değiştirerek doğru adım attı, işe yaramaz bir adam yerine düzgün bir başkan getirdiler. Ellerindeki teknik adam bana göre Türkiye'nin önde gelenlerinden biri, futbolcu kalitesi anlamında zaafları var, transfer politikasını gözden geçirmeliler.
Fenerbahçe bolca eksiğine rağmen zor başlayan bir deplasmanda 3 golle galip geldi ve devre arasına moralli girdi. İlk 3 haftada kaybedilen 8 puanı ilk yarı sonunda 5 puana indirebildik, ikinci yarı çok daha iyi çalışmamız gerekecek. 3 sezondur devre arası transferi yapmıyoruz, bu sezon nasıl bir politika izleyeceğiz merak ediyorum. Jeremain Lens ayarında 2 transfer daha yaparsak Dick Advocaat sezon sonu bu takımı zirveye taşır inancındayım.
Volkan Demirel : (8/10) Gol gelene kadar Trabzon daha etkin görünse de kalede tehlike yaşamadı. Golle beraber rakibin en etkili silahı devre dışı kalınca o da rahat bir maç çıkardı.
Şener Özbayraklı : (7/10) Savunmada görevini eksiksiz yerine getirdi, hücumda önünde oynayan Lens fazlasıyla ileriye dönük oynayınca pek ileri çıkmadı.
Simon Kjaer : (8/10) Partneri Martin Skrtel'in yokluğunda savunmanın maçı gol yemeden bitirmiş olmasında payı büyük.
Roman Neustadter : (7/10) Stoper yokluğunda iyi işler yapıyor ancak kesinlikle ilk 11 oyuncusu değil. Bizi zorlayacak bir santrafor olsa 11 kişilik bir rakibe karşı zorlanırdık.
İsmail Köybaşı : (5/10) İlk 25 dakikanın en kötüsü. Öyle ki karşısındaki Yusuf Erdoğan maçın yıldızı olmak üzereydi ancak kırmızı kart maçın gidişatını bozdu. Hasan Ali'yi böylesine arayacağımızı düşünmezdim.
Mehmet Topal : (7/10) Sarı kartı gördükten sonra rakibin kırmızı için bir süre üzerine oynadığı oyuncu oldu ancak gelen gol sayesinde o da rahatladı ve temiz bir şekilde maçı tamamladı.
Josef de Souza : (9/10) Orta sahada kilidi çözen isim oldu. Kornerden gelen topa kafayı vurdu ve penaltı ile kırmızı karta sebebiyet vererek galibiyetin mimarı oldu.
Alper Potuk : (6/10) Orta sahada yokları oynadı, maç boyu pek hatırda kalan bir hareketi olmadı. Galip gelemesek eleştirilecek isimlerin başında gelecekti.
Jeremain Lens : (10/10) Eksiklerle çıktığımız maçta gol umudumuzdu, istenileni yaptı ve 1 gol, 1 asist ve 1 asist pasıyla maçı tamamladı. Formunu bulmuşken devre arası gelmese iyiydi, bıraktığı yerden devam eder umarım.
Jose Fernandao : (8/10) Geçen hafta oyuna girip gol atmış olmanın ödülünü ilk 11de yer alarak aldı ancak gol gelene kadar topa sadece 9 kere dokunabilmişti, bunların sadece 2si ceza sahası civarındaydı. Gelen gol onun da şansı oldu ve eleştiriden uzak rahat bir maç çıkardı.
Moussa Sow : (9/10) Son haftalardaki formuyla iyi ki geri gelmiş dedirtti bize. Bu maçı da 1 gol, 1 asistle tamamladı. Üçüncü gol öncesi pası tam yerindeydi. Maç 0-0 devam ederken voleye yatıp topu ıskalamak yerine ayakta kalıp kontrol etmeliydi.
Ozan Tufan : (7/10) Son 20 dakika sakatlık sonrası form kazanmak için oyuna girdi ancak maç zaten kafa olarak bitmiş olduğundan etkili ya da etkisiz olduğunu söylemek güç.
Aatıf Chahechohue : (7/10) Beşiktaş maçındaki form kaybı onu ilk 11'in dışına itti, yoksa bu maçta kadroda yer alabilirdi. Şimdilik yedek kulübesindeki koz olarak devam edecek.
Salih Uçan : (6/10) Sezon başında övgülerle başlayan Salih bugün ancak son dakikalarda oyuna girebiliyor. Maalesef ileri gitmeyi pek başaramadı bu sezon da, ikinci yarıda kiralanma ihtimali kuvvetli.
Dick Advocaat : (8/10) Eksiklerle çıktığı maçta şansın da yardımıyla 3 puanı aldı zor bir deplasmandan. İlk 3 hafta sonrası iyi bir toparlanma sürecine girdi. Arada tek tük aksilikler yaşasa da zirveye elinden geldiğince yaklaştı. İkinci yarıya Adanaspor ve Başakşehir galibiyetleriyle başlarsak zirveye bir adım daha atmış oluruz. Şimdi sorumluluğu iyi transferler bulmakta ancak finansal fair-play ve devre arası olması nedeniyle işi kolay değil.
Özetle; Trabzon lanetine bir sene daha eklendi. 2012'den bu yana Fenerbahçe'ye gol dahi atamayan Trabzonspor belki galibiyete ilk kez bu kadar yakındı ancak Yusuf Erdoğan'ın acemiliği buna engel oldu. Bu galibiyetle Fenerbahçe devre arasına moralli girdi, Trabzonspor ise orta sıralarda tamamlayacağı bir sezonda bir maçı daha bitirdi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder